Tansiyon, atardamarlar içindeki kan basıncını ifade eden bir tıbbi terimdir. Tansiyonun neden düştüğünü veya neden yükseldiğini anlayabilmek için kan basıncının işleyişini bilmek önemlidir. Kan basıncı yükseldiğinde tansiyon yükselir, kan basıncı düştüğünde ise tansiyon düşer. Gündelik hayatta kan basıncının hafif değişimleri sıkça görülür, ancak genellikle bu değişimler hissedilmez çünkü bu durum her insanda normal kabul edilir. Ancak, bazı durumlarda kan basıncı dengesiz hale gelebilir ve bu da tansiyon düşüklüğüne yol açabilir. Tansiyonun yükselmesi, düşük tansiyona göre daha tehlikeli bir durumdur, çünkü kan basıncının yükselmesi vücutta ciddi tehlikelere neden olabilir.

Ciddi derecede kan kaybı, tansiyonun düşmesine neden olabilecek durumların başında gelir. Kan kaybı çok fazla olursa, tansiyon neredeyse alınamayacak duruma gelir ve nabız tamamen kaybolabilir. Bu, ölüme yol açabilecek ciddi bir tehlikedir.

Uzun süre susuz kalmak ve günlük hayatta yeterli miktarda su tüketmemek, susuzluğa ve ardından tansiyonun düşmesine neden olabilir. Doktorların sürekli su tüketme tavsiyesinin başlıca sebeplerinden biri düşük tansiyonu önlemektir. Vücutta yeteri kadar sıvı olmaması ve yeteri kadar suyun tüketilmemesi durumunda kan basıncı düşer ve vücut dengesini kaybeder. Bu durum düşük tansiyon hastalığına yol açabilir. Aşırı derecede susuz kaldıktan sonra tansiyonu tekrar normal haline getirmek uzun sürebilir, bu nedenle su ve sıvı tüketimine çok dikkat etmek gereklidir.

Vücut gerekli besinleri ve vitaminleri almadığı takdirde düşük tansiyona yol açan kan basıncının azalması durumu meydana gelir. Beslenme düzeni, tansiyonu düşüren önemli bir faktördür. Doktorlar, sağlıklı beslenme yöntemi olarak sık sık ve az az yemeyi tavsiye ederler; bu durum, düşük tansiyon hastalığını ortadan kaldırır ve düzenli bir tansiyon grafiği sağlar. Özellikle B12 vitamini almak tansiyonu dengede tutar. Uzun süre aç kalmak, düşük tansiyonun kaçınılmaz olmasına neden olabilir. Ayrıca, yemek sonrası tansiyon düşüklüğü de meydana gelebilir. Bunun en büyük sebebi, fazla yemek yedikten sonra ani hareketlerde bulunmaktır.

Bazı hastalıklar sonucu kullanılan ilaçların yan etkisi olarak tansiyon düşmesi meydana gelebilir. Bu ilaçlar genelde tansiyonu fazla düşürmez, ancak ilaçların düzensiz kullanımı tansiyon düşüklüğüne yol açar. Kullanılan ilaçların doktorlar tarafından aç veya tok karnına ya da belirli zaman aralıklarında alınmasının önemi, ilaçların ortaya çıkaracağı yan etkilerle ilgilidir. Tansiyonun yükselmemesi veya düşmemesi için ilaçların zamanında ve düzenli kullanılması gerekir.

Kalp rahatsızlığı bulunan kişilerde genel olarak tansiyon düzensizliği de meydana gelmektedir. Kalpte meydana gelen ritim bozuklukları ve ani kalp spazmları, tansiyon düşüklüğüne yol açabilir. Kalp hastalarının çoğu, tansiyonlarının düştüğünü bilir ve doktor tavsiyelerine göre bu ani durumlarda bazı yiyecek ve içeceklerle tansiyonu dengede tutmaya çalışır.

Tansiyon düşüklüğünü önlemek için dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar vardır:

Bu önlemler, tansiyonun dengede kalmasına yardımcı olabilir ve sağlıklı bir yaşam sürdürmenizi sağlar.