Yüksek tansiyon, vücuttaki kan dolaşımı için damarlarımızda gerekli olan kan basıncının normalden daha fazla olmasına verilen isimdir ve tıbbi literatürde hipertansiyon olarak da adlandırılmaktadır. Yüksek tansiyon, önemli bir sağlık sorunu olup, ülkemizde sıklıkla görülen rahatsızlıklardan biridir. Bu rahatsızlığın tedavi edilmemesi durumunda kalp yetmezliği, kalp büyümesi, damarlarda daralma, felç, böbrek yetmezliği ve hatta körlük gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Baş dönmesi, kalp ağrısı, kulak çınlaması, nefes darlığı, çift veya bulanık görme, burun kanaması ve düzensiz kalp atışları, yüksek tansiyon hastalarında en sık görülen belirtiler arasındadır.

Yüksek tansiyon tanısı koymak için kan basıncı ölçülerek sistolik değerine, yani kalbin kasılması esnasında kalpten damarlara atılan kanın damar duvarına yaptığı basınca ve diyastolik değerine, yani kalp gevşediği zaman atar damar duvarındaki basınca bakılmaktadır. Tanı koyabilmek için bu değerlerden bir tanesinin yüksek çıkması yeterli olabilir. Ancak, tek seferlik bu değerlerin yüksek çıkması, kişide yüksek tansiyon olduğu anlamına gelmemektedir. Endişe ve gerginlik gibi sebepler de kişinin tansiyonunun yükselmesine sebep olabilir. Kişinin yüksek tansiyonunun olup olmadığının anlaşılması için ayda bir kez tansiyonunu ölçtürmesi gerekmektedir. Ayrıca hipertansiyon tanısı konmuş bazı hastalarda yeterli süre izlenmemesi sonucunda yanlış tedavi uygulanabilmekte ve bu duruma yalancı hipertansiyon adı verilmektedir.

Yüksek tansiyonun çok yüksek düzeylere erişmemişse hiçbir belirtisi olmayabilir ve bu sebeple de düzenli olarak kontrolden geçilmesi önemlidir. Yüksek tansiyonun çok yüksek düzeylere erişmesi durumunda yukarıda saydığımız belirtiler görülebilir. Kendini açık etmeyen hipertansiyon, vücuda zarar vererek geri dönüşü olmayan ciddi ve hatta ölümle sonuçlanabilecek hastalıklara yol açabilir. Yüksek tansiyonun vücuda verdiği zararlardan bazıları şunlardır:

Herkes tansiyon ölçümü yaptırmalıdır. Özellikle ailede tansiyon hastası mevcut olanlar, 40 yaşının üzerinde olanlar, aşırı kilolu olanlar, hamileler ve şeker hastaları mutlaka ayda bir kez yüksek tansiyon ölçümü yaptırmalıdır, çünkü bu kişilerde yüksek tansiyon görülme olasılığı daha fazladır.

Yüksek tansiyonun görülmesinin en önemli iki etkeni genetik ve çevresel faktörlerdir. Birinci derece akrabasında hipertansiyon rahatsızlığı bulunan bir kişinin hipertansiyon hastası olma olasılığı yüksektir. Ayrıca, stres, tüketilen besinler ve fazla kilolu olma gibi durumlar da bu rahatsızlığın oluşmasında etkilidir. Bunun yanı sıra, kan basıncının yükselmesine sebep olabilecek bazı ilaçlar, özellikle bazı romatizma ve depresyon ilaçları da mevcuttur. Bu sebeple de yüksek tansiyon hastası olan kişilerin bir ilaç kullanmadan önce mutlaka doktorlarına danışmaları gerekmektedir.

Yüksek tansiyon hastalarının tansiyonunun aniden çıkması durumunda hastaya, tansiyon için iyi gelmesi açısından ellerini, kollarını ve ayaklarını musluk suyu ile yıkaması önerilir. Ayrıca, limon, nar suyu, greyfurt suyu, sarımsak, kekik, tuzsuz ayran veya yoğurt, yüksek tansiyonu olan hastalara iyi gelen besinlerdendir.

Tuz, kafeinli içecekler, alkol, margarin, şeker ve kolalı içecekler ise yüksek tansiyon hastaları için önerilmeyen besinler arasındadır. Ayrıca, düzenli olarak yapılan egzersiz ve yürüyüş de yüksek tansiyon hastaları için faydalıdır. Egzersiz yaparken göğüs ağrısı, baş dönmesi veya bayılma, nefessiz kalma, kol veya çenede ağrı, kalp ritminde bozulma veya aşırı yorgunluk hissedilmesi halinde hemen bir doktora başvurulması gerekmektedir.